By SAADET Partisi Genel Lideri Mahmut Arıkan, “Bugün Türkiye’de seçim olması gerekir lakin iktidar ısrarla bütün muhalefet partilerinin erken seçim istemesine karşın seçimin olmayacağını, vaktinde yapılacağını söylüyor. 2027 Kasım’ından bahsediyorlar. Ben de ‘2027 Kasım’ında seçim olacaksa biz Saadet Partisi olarak buna dayanak vermeyiz’ diyorum. Niçin? Madem durduk, bir 6 ay daha dururuz; 2028’in Mayıs ayında seçim yapılır” dedi.
Saadet Partisi Genel Lideri Mahmut Arıkan, partisinin bugün gerçekleştirilecek 8. Olağan Kocaeli Vilayet Kongresi için Kocaeli’ye geldi. Genel lider yardımcıları ve milletvekilleriyle İzmit’te bulunan bir otelde basın mensuplarıyla bir ortaya gelen Arıkan açıklamalarda bulundu. İstanbul zelzelesiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Arıkan, “Hepimiz biliyoruz ki bu türlü bir sarsıntıda; bu kadar insan kaybına olacağı bir zelzelede Türkiye’de bağımsızlıklar, İstanbul’un güvenliği tartışılır. Bir Anadolu sarsıntısında İstanbul, Anadolu’ya yetebilir lakin bir İstanbul zelzelesinde Anadolu’nun İstanbul’a yetme ihtimali kelam konusu değil. Bütün bu olan bitene karşın sağlam konutları dönüştürmek yerine Kanal İstanbul Projesi çerçevesinde o bölgeye yeniden 10 binlerce konutun yapılması, İstanbul’daki nüfusun daha da arttırılması, akla ziyan hadiseler. Bu da iktidarın sarsıntıyla alakalı, zelzele sorunu çözmeyle alakalı samimiyetsizliğinin bize gösterdiği konulardan biri” diye konuştu.
‘NE FAİZİN BELİNİ KIRABİLDİK NE DE ENFLASYONUN’
Ekonominin yeterli gitmediğini belirten Arıkan, “Faizin belini kırdık; nas üzerinden faizle gayret ediyoruz’ dediler. En nihayetinde bugün faiz yüzde 50’ye çıkmıştı, bir ölçü düştü, yeniden yüzde 50’ye yanlışsız gitmekte. Enflasyon oranında dünyada 5’inciyiz. Bizden üstte Sudan, Suriye, Arjantin, Zimbabve var; bunlarda iç savaş var. Bizim üstteki 4 ülke de karışık biz 5’inci sıradayız. Bu kadar yapısal ıslahat yapmamıza karşın, bu kadar insanımızın canını yakmamıza karşın hala ne faizin belini kırabildik ne de enflasyonun muhakkak kırabildik ne de taban fiyatı, açlık sonunun üzerine çıkartmayı başarabildik” sözlerini kullandı.
‘GAZZE DÜŞERSE TÜRKİYE’NİN BEKA BESELESİ TARTIŞILIR’
Gazze’de yaşanılan gelişmelere de değinen Arıkan, “Bir insanlık yok edilmeye çalışılıyor ve maalesef tüm dünya bunu seyrediyor. Bizim içerideki hadiselere baktığımızda bir hicret söylemi ortaya çıkartmaya başladılar. Neymiş efendim; ‘Gazze’deki beşerler hicret etsinler; daha sonra Gazze’de işler düzelir, tekrar o beşerler oraya dönerler.’ Gazze düşerse Türkiye’nin beka sıkıntısı tartışılır. Gazze o denli bir yer” diye konuştu.
‘BİRKAÇ KİŞİNİN YÜRRÜTÜĞÜ SÜREÇ, SAĞLIKLI SONUÇ VERMEZ’
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Arıkan, İmralı görüşmelerine ait şu sözlere yer verdi:
“DEM Parti Milletvekili Pervin Buldan Hanım, geçtiğimiz hafta İtalya’da bir açıklama yaparak, ‘Cumhurbaşkanı ile biz görüşmeler yaptık; haziran ayında Öcalan hür kalacak’ dedi. Bu görüşme kimle yapıldı? Ne benim ne genel lider yardımcılarımın ne milletvekillerinin genel liderlerinin bu sonuçtan kimsenin haberi yok. Hiç kimse de bununla alakalı açıklama yapmadı fakat açıklama binlerce kilometre öteden, İtalya’dan yapılması bizde baş karışıklıklarına sebebiyet veriyor. Geçmişte bunun Oslo örneğini yaşadık. Oslo’da bilinmeyen görüşmeler yapılmıştı; o görüşmelerin nihayetinde de Türkiye’nin ne kadar büyük sorunlar yaşadığını gördük. Bu sorun çözülmeli. Bu sorunun çözülebilmesi için oturup konuşulabilmeli lakin şeffaf bir ortamda yapılabilmeli. Birkaç kişinin yürüttüğü bir süreç, sağlıklı bir sonuç vermez. En değerlisi de bu süreç sağlıklı bir halde bitirişin isteniyorsa, o masanın bir tarafında da şehit ailelerin, gazilerimizin olması gerekiyor.”
‘CUMHUR İTTİFAKI’NIN ADAYI KİM OLACAK’
Erken seçim tartışmalarına da değinen Arıkan, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayınlanan ‘mutluluk endeksi’ne değindi. Arıkan, “Bunlar lokal örnek fakat Türkiye’nin gidişatın nereye gittiğini gösteren hoş bir örnek. Bugün Türkiye’de seçim olması gerekir ancak iktidar ısrarla bütün muhalefet partilerinin erken seçim istemesine karşın seçimin olmayacağını, vaktinde yapılacağını söylüyor. 2027 Kasım’ından bahsediyorlar. Ben de ‘2027 Kasım’ında seçim olacaksa biz Saadet Partisi olarak buna takviye vermeyiz’ diyorum. Niçin? Madem durduk, bir 6 ay daha dururuz; 2028’in mayıs ayında seçim yapılır. İktidarın yaptığı algı operasyonundan biri de aylardır ‘Muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı kim?’ tartışması yapılıyor. Ben de diyorum ki asıl tartışması gereken iktidarın, Cumhur İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı kim? Bunun tartışılması lazım. Niçin? Şayet seçim vaktinde yapılacaksa Sayın Erdoğan tekrar aday olamayacağına nazaran Cumhur İttifakı’nın adayı kim olacak? ‘Efendim biz 2027’nin Kasım ayında yaparak Sayın Erdoğan’ın adaylığının önünü açacağız: ‘ Muhalefetin dayanağına gereksinim var. Muhalefet de bu noktada dayanak olmayacağını açıklıyor. Tartışması gereken konu sayın Erdoğan’ın aday olmadığı takdirde; ki seçimler vaktinde yapıldığında olamayacak, kimin aday olacağının tartışılması gerekir” dedi.
‘TEK BİR ŞEY KALDI; O DA BÖLGEYE ASKERİ BİR GÜÇ GÖNDERMEK’
Saadet Partisi’nin geçmiş yıllarda yaptıklarını da anlan Arıkan, “Bugün Gazze’deki katliamı durdurabilmek için yapılacak tek bir şey kaldı; o da bölgeyi askeri bir güç göndermek. Öbür bir deva kalmadı” diye konuştu.
