By Bitlis Valisi Ahmet Karakaya, kentin ekonomik, kültürel ve turistik gelişimine katkı sağlayacak vizyon projelerini kamuoyuyla paylaştı.
Kentte düzenlenmesi planlanan etkinlikler ve son gelişmelerin değerlendirildiği toplantıda basın mensuplarıyla bir ortaya gelen Vali Karakaya, sanayi ve istihdamdan Nemrut Kalderası’nın ulusal park ilan edilmesine, jeotermal seracılıktan tarihi eser onarımlarına kadar birçok başlıkta Bitlis’e bedel katacak projeleri açıkladı. Bitlis’in tabiatı, tarihi ve sahip olduğu potansiyellerle büyük bir gelecek vaad ettiğini belirten Vali Karakaya, Bitlis’in sanayi ve istihdam alanında kıymetli bir yol kat ettiğini söyledi. Karakaya, geçmişte birkaç fabrikanın dahi sıkıntı kurulduğu bir kentte, bugün yaklaşık 65 fabrikanın faaliyet gösterdiğini tabir etti.
“Artık Bitlis’te ihracat yapan firmalarımız var” diyen Karakaya, yeni organize sanayi bölgesiyle ilgili olarak, “İlimizde sanayi ve istihdamı geliştirmek zorundayız. Evvelki yıllarda birkaç fabrikanın bile sıkıntı kurulduğu bu bölgede, bugün yaklaşık 65 fabrika farklı büyüklüklerde faaliyet gösteriyor. Dünyanın dört bir yanına ihracat yapan firmalarımız mevcut. Şu anda sanayi bölgemize ek bir alan kazandırmak için gerekli adımları attık. Sanayi ve Teknoloji Bakanımızın da bu hususla yakından ilgilendiğini biliyorum. İnşallah bu yıl ön tahsislere başlanacak. Bu, yaklaşık 100 yahut daha fazla fabrikanın yer alacağı yeni bir alanın Bitlis’e kazandırılması manasına geliyor. Amacımız, istihdam kapasitesini ve sanayimizi artırmak” tabirlerini kullandı.
Şehrin tarihi ve kültürel zenginliklerinin korunmasının yanı sıra halkın kullanımına sunulmasının da değerli olduğuna dikkat çeken Karakaya, “Tarihi ve kültürel kıymetlerimizin, bilhassa anıt yapıtların ve sivil mimarimizin gün yüzüne çıkarılması en büyük hayalim. Yapılan düzenlemelerle tarihi doku ortaya çıkmaya başladı ve gelen konuklarımız bu çalışmalara hayran kalıyor. Lakin burada duramayız, daha fazlasını yapmamız gerekiyor. Güç olan kısmı aştık, artık işler daha kolay” dedi.
Restorasyonların turizm açısından da değerli olduğunu tabir eden Karakaya, “Bu eserler, dizi ve sinema üretimleri için plato olarak da kullanılabilir. Onarımı tamamlanan eserler kadar çalışmaları süren yapılar da var. Lakin onarım kadar değerli olan bir başka husus da bu yapıtların işlevlendirilmesi, yani halkın ve turistlerin etkin kullanımına sunulmasıdır. Bu bahiste önemli bir çalışma yürütüyoruz. Anıt eserlerimize kente yakışır işlevler kazandırmalıyız. Bu sayede daha fazla turist çekeceğimize ve kültürel hayatın canlanacağına inanıyorum. Ayrıyeten, sivil mimari yapılar da pansiyonlaşma ve taş konakların turizme kazandırılması istikametiyle değerlendirilebilir” formunda konuştu.
Bitlis’in en kıymetli doğal zenginliklerinden biri olan Nemrut Kalderası’nın ulusal park ilan edilmesi tarafındaki çalışmaların sürdüğünü belirten Karakaya, “Nemrut Kalderası içerisinde yer alan Krater Gölü, dünyanın en büyük krater gölleri ortasında yer alıyor. Buranın ulusal park ilan edilmesi için takım arkadaşlarımızla birlikte ağır formda çalışıyoruz. Ulusal park ilan edilmesi, koruma-kullanma istikrarı içinde bölgenin yerli ve yabancı turistler için cazibe merkezi haline gelmesini sağlayacak. Aslında bu potansiyeli gözlemliyoruz ve bu amacı gerçekleştirmek zorundayız” dedi.
Projenin ayrıntılarına değinen Karakaya, “Milli park ilan edildiğinde Tabiat Muhafaza ve Ulusal Parklar Genel Müdürlüğü’nün uhdesinde olacak. Seyir terasları, tabiatla uyumlu yürüyüş parkurları, fotoğraf alanları, kafeler, restoranlar ve muhtaçlık alanları oluşturulmalı. Ayrıyeten Süphan Dağı da kıymetli bir potansiyele sahip. Gerek yürüyüş (tracking) gerekse jeopark çalışmaları açısından kıymetlendirilmesi gerekiyor. Van Gölü’nün değerli bir kısmı Bitlis sonları içinde. Gölün paklığı ve su sporları konusunda da çeşitli adımlar atıyoruz. Tüm bu projeleri daima birlikte takip etmeliyiz” tabirlerini kullandı.
Bitlis’in jeotermal kaynaklar bakımından değerli bir potansiyele sahip olduğunu belirten Vali Karakaya, Bitlis Vilayet Özel Yönetimi olarak yaklaşık 10 büyük sondaj alanında MTA ve özel bölümle işbirliği içinde çalışıldığını kaydetti. “Jeotermal turizm ve seracılık en büyük hayallerimden biridir” diyen Karakaya, şöyle devam etti:
“İl özel yönetimi olarak yaklaşık 10 farklı alanı MTA’ya ve özel kesime ihale ettik. Jeotermal kaynaklara ulaşmak için çalışmalarımız sürüyor. Bu kaynaklar bulunursa hem sıhhat turizmi hem de seracılık açısından kıymetli bir başlangıç olabilir. Nasıl ki Afyonkarahisar batıda bu alanda öne çıkıyorsa, Bitlis de doğuda birebir potansiyele sahip. Bu fırsatı değerlendirmeliyiz. Nemrut, kültür varlıkları ve jeotermal alanlarında yapılan çalıştaylar sayesinde bu alanları giderek görünür hale getireceğiz.”
Bitlis’in uzun süren kış mevsimi nedeniyle toplumsal ömrün zayıf kaldığını belirten Karakaya; Tatvan, Bitlis ve Güroymak üçgeninde bir Outlet AVM kurulması gerektiğini söyledi. “Şehrimiz bir kış memleketi. Bu nedenle bilhassa kış aylarında, beşerler çocuklarıyla birlikte vakit geçirebilecekleri toplumsal alanlar bulmakta zorlanabiliyor” diyen Karakaya, “Bitlis merkez, Tatvan ve Güroymak üçgeninde bir Outlet AVM kurulmasının gerekli olduğunu düşünüyorum. Bu görüş kentteki paydaşlarımız tarafından da genel olarak destekleniyor. Arkadaşlarımız bir taslak hazırladı. Bu bahiste çalışmalarımız devam ediyor” biçiminde konuştu. – BİTLİS
