By Özgür Özel, CHP’nin 21. İnanılmaz Kurultayı’nda yine genel lider seçildi. Özel’in kurultaydaki “Cunta” kelamlarına iktidar kanadından sert reaksiyon geldi.
CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI YILMAZ’DAN ÖZEL’E “CUNTA” TEPKİSİ
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamada şu sözleri kullandı: “Ana muhalefet Genel Başkanı, 2023 Mayıs seçimlerinde milletimizin yüzde elliden fazla oyunu alarak seçilen Sayın Cumhurbaşkanımızı ve hükümetimizi “cunta” olmakla suçluyor! Halkın seçtiğine “cunta” demek, temel prestijiyle halkı “cuntacı” olarak nitelendirmektir. Ulusal iradeyi yok saymaktır. Bu lisan demokratik siyasetin değil, vesayetçi geleneğin bugünkü dışa vurumudur. Olsa olsa içindeki “cunta” hasretini diğerlerine yansıtma halidir.
“HER TÜRLÜ BASKIYI YAPACAĞINI ŞİMDİDEN ORTAYA KOYMAKTADIR”
AK Parti ve Cumhur İttifakı tabanını aşağılayan, siyasi nezaketten nasibini almamış bu lisan, fırsat bulunca her türlü aşırılığı ve baskıyı yapacağını şimdiden ortaya koymaktadır. Gerginliği, kutuplaştırmayı, kamplaştırmayı hedefleyen bu muhalefet lisanının, ana muhalefet partisine de, ülkemize ve demokrasimize de ziyandan öbür bir sonucu olmayacaktır. Sorumsuz ve saldırgan siyaset biçimi, geçmişte tekraren olduğu üzere, vakti gelince halkımızdan gerekli demokratik yanıtı sandıklarda alacaktır.
“SORUMLU MUHALEFET EKONOMİYİ BALTALAMAZ”
Diğer yandan, Hazine ve Maliye Bakanımıza yönelik sergilenen berbat üslup kabul edilemez. Bu yaklaşım, ekonomik istikrarımızı bozma, inanç ortamını zedeleme ve insanımızın refahına kastetme manasına gelmektedir. Sorumlu bir muhalefet; ekonomiyi baltalamayı değil, 85 milyonun refahı için yapan tenkitler ile ekonomik siyasetlere dayanak olmayı gerektirir.
Sorumsuz siyasetçiler ne derse desin; Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın dirayetli liderliğinde, milletimizin duası ve dayanağıyla Türkiye Yüzyılını inşa etmeye devam edeceğiz. Demokrasi ve kalkınma yolunda yeni gayelere yürüyecek, Terörsüz Türkiye maksadına oluşacak, aktif dış siyaset ile ulusal menfaatlerimizi koruyacak, ekonomik programımızı kararlılıkla uygularken, halkımızın refahını artırmak için tüm gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz.”
ADALET BAKANI TUNÇ: MİLLETİMİZİN İRADESİNE TAHAMMÜLSÜZLÜĞÜN İTİRAFIDIR
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Cumhuriyet Halk Partisi Genel Lideri’nin, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen isimli soruşturmalar üzerinden Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelttiği çirkin tabirler; gaye saptırma, algı oluşturma ve yargıyı baskı altına alma uğraşından ibarettir. Demokratik siyasi hayatımızda en yüksek oranlarla arka arda seçilerek kesintisiz en uzun müddet başbakanlık misyonu yapan ve halkın oylarıyla seçilen birinci Cumhurbaşkanı’na ‘cunta başkanı’ demek, demokratik meşruiyeti inkâr, milletimizin iradesine tahammülsüzlüğün itirafıdır.
“MİLLETİMİZ VESAYETLE ÇABA EDENLE ONUN GÖLGESİNİ AYIRT EDECEK FERASETE SAHİPTİR”
Vesayet tertibiyle kol kola yürüyen, darbe periyotlarının gölgesinde siyaset üreten ‘Yassıada Zihniyeti’ni hafızalarına kazıyan aziz milletimiz, vesayetle gayret edenle, onun gölgesinde büyüyeni ayırt edecek ferasete sahiptir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, muhtıralara, sokak kalkışmalarına ve 15 Temmuz’daki kanlı darbe teşebbüsüne karşı milletiyle birlikte uğraş etmiş, demokrasiyi korumuş, darbeci cuntacı anlayışı tarihe gömmüştür.
CHP Genel Lideri’ne düşen; yargı sürecini etkilemeye çalışmak yerine, isimli soruşturmalara muhatap olan arkadaşlarına yargı önünde hesap vermelerini, isnat edilen suçlamalar karşısında savunma haklarını kullanmalarını salık vererek adaletin tecellisine katkı sunmak ve türel sürece saygı duymaktır.”
İLETİŞİM BAŞKANI ALTUN: ORGANİZE BİR KÖTÜLÜK ŞEBEKESİ GİBİ HAREKET ETMEKTEDİR
İletişim Başkanı Fahrettin Altun ise açıklamasında şu sözlere yer verdi: “Ana muhalefet lideri, kendi partisi içerisindeki hizip savaşlarını perdelemek, parti tabanının reaksiyonunu bastırmak, yolsuzluk ve şaibe tezlerini görünmez kılmak için her türlü çarpıtma, manipülasyon ve iftira tekniğine başvurmaktadır. Toplumu kutuplaştırmak, siyaset kurumunu itibarsızlaştırmak ve milletimizin kıymetleriyle hengameli bir lisanı legalleştirmek ismine organize bir kötülük şebekesi üzere hareket etmektedir.
“SİYASİ AHLAKSIZLIKTIR”
Kendi siyasi tarihleri darbelerle, vesayet odaklarıyla, anti-demokratik müdahalelerle dolu olanların; hayatını millet iradesine adayan, vesayet odaklarına karşı kararlılıkla gayret eden Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a “cunta başkanı” üzere ahlâk dışı ve izansız hakaretlerde bulunmaları en hafif tabiriyle siyasi ahlaksızlıktır, had bilmezliktir. Sayın Cumhurbaşkanımız, 28 Şubat’tan 27 Nisan’a, 17-25 Aralık’tan 15 Temmuz’a kadar tüm vesayet teşebbüslerine karşı milletin yanında durmuş, demokrasiyi savunmuş, sivil siyaseti tahkim etmiş bir başkandır. Cunta hasreti duyanlar, yargı ve medya eliyle siyaset mühendisliği yapanlar, aynaya baktıklarında aradıkları “cunta” zihniyetini göreceklerdir.
Bu vesayetçi anlayışın, partisi içinde kayıt dışı siyaset ve paralel yapı arayışlarıyla nasıl iktidar savaşı verdiğine milletimiz tekraren şahit olmuştur. Artık de bu şahitlik devam etmekte, ulusal iradeye karşı kurulan her kumpas, milletin vicdanında mahkûm edilmektedir.
Milletimiz; Yassıada’da, 27 Mayıs’ta, 12 Eylül’de, 28 Şubat’ta ve 15 Temmuz’da sergilenen zihniyeti uygun tanımakta, bu zihniyetin çağdaş temsilcilerine hak ettikleri yanıtı sandıkta ve her legal yerde vermeye devam etmektedir. Hakikatin, milletin ve demokrasinin yanında kararlılıkla duran Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, Türkiye Yüzyılı maksatları doğrultusunda yolumuza devam ediyoruz.”
