By CHP’de gündem harika kurultay…
Bin 300 delegenin katıldığı CHP’nin 21’inci İnanılmaz Kurultayı, Genel Lider Özgür Özel’in açılış konuşması ile çalışmalarına başladı.
Özel, burada yaptığı açıklamalarda “İlk seçimde seçimleri kazanıp bu ülkeyi tekrar demokrasiyle tanıştırarak kesinlikle başaracağız. Yargıdaki bir avuç çetenin yargılandıkları günü göreceğiz.” biçiminde sözlerde bulundu.
Ayrıca Özel, burada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve hükümete yönelik ‘cunta’ açıklaması yaptı.
BAKANLARDAN TEPKİ
Özel’in açıklamaları sonrası bakanlardan reaksiyonlar peş peşe geldi..
Bakanlar toplumsal medya platformu X üzerinden paylaşımda bulundu.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “Aziz Miletimiz, gerçek “cunta nedir, kimler vesayet heveslisidir” çok yeterli bilmektedir. Zira acı deneyimlerle bunu tekraren deneyim etmiştir.” ifadesinde bulunurken, Ticaret Bakanı Ömer Bolat ise, “CHP’ye Sayın Cumhurbaşkanımızın adını kirli siyasetlerine materyal etmeden evvel kendi tarihine bakmasını öneriyoruz.” sözleri ile paylaşım yaptı.
ADALET BAKANI
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç paylaşımında şu tabirlere yer verdi:
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı’nın, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen isimli soruşturmalar üzerinden Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelttiği çirkin tabirler; gaye saptırma, algı oluşturma ve yargıyı baskı altına alma eforundan ibarettir.
Demokratik siyasi hayatımızda en yüksek oranlarla arka arda seçilerek kesintisiz en uzun müddet başbakanlık vazifesi yapan ve halkın oylarıyla seçilen birinci Cumhurbaşkanı’na ‘cunta başkanı’ demek, demokratik meşruiyeti inkâr, milletimizin iradesine tahammülsüzlüğün itirafıdır.
“CHP GENEL LİDERİ’NE DÜŞEN ADALETİN TETECELLİSİNE KATKI SUNMAK VE TÜZEL SÜRECE HÜRMET DURMAKTIR”
Vesayet nizamıyla kol kola yürüyen, darbe devirlerinin gölgesinde siyaset üreten ‘Yassıada Zihniyeti’ni hafızalarına kazıyan aziz milletimiz, vesayetle gayret edenle, onun gölgesinde büyüyeni ayırt edecek ferasete sahiptir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, muhtıralara, sokak kalkışmalarına ve 15 Temmuz’daki kanlı darbe teşebbüsüne karşı milletiyle birlikte çaba etmiş, demokrasiyi korumuş, darbeci cuntacı anlayışı tarihe gömmüştür.
CHP Genel Başkanı’na düşen; yargı sürecini etkilemeye çalışmak yerine, isimli soruşturmalara muhatap olan arkadaşlarına yargı önünde hesap vermelerini, isnat edilen suçlamalar karşısında savunma haklarını kullanmalarını salık vererek adaletin tecellisine katkı sunmak ve türel sürece saygı duymaktır.
İÇİŞLERİ BAKANI
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, şu sözleri sarf etti:
Milletimizin hür iradesiyle seçilmiş Sayın Cumhurbaşkanımıza ve meşru hükümetimize “cunta” demek; sandığı, ulusal iradeyi ve demokrasiyi gaye almaktır. “Cunta yönetimi” iftirası, Türkiye’yi yurtdışına şikayet etme alışkanlığının bir tezahürüdür. Bu telaffuz ne siyasi tenkit ne de muhalefettir; direkt millete hakarettir. Milletin iradesine lisan uzatanlar, vesayet heveslileridir. Aziz Milletimiz yakın siyasi tarihten maalesef cunta nedir, darbeler neye yol açar, çok güzel bilmektedir. 27 Mayıs’ta Demokrat Parti hükümeti darbeyle devrildi; Başvekil Adnan Menderes ve dava arkadaşları Yassıada’da kelamda ‘yargılandı’; akabinde idam edildiler.
Darağacına mahkum edilenler yalnızca Menderes ve arkadaşları değildi; bizatihi milletin özgür iradesiydi. Ortadan geçen 64 yıl boyunca Milletimiz cuntacı zihniyeti fikirlerde ve vicdanlarda mahkum etti, etmeye de devam ediyor. 12 Eylül’de demokrasi askıya alındı, Meclis kapatıldı, siyasi başkanlar susturuldu.
28 Şubat darbesiyle ulusal irade vesayet altına alınmak istendi. Ve 15 Temmuz 2016’da, FETÖ eliyle başlatılan hain darbe teşebbüsünde, milletin silahları millete çevrildi; Meclis bombalandı. Aziz Miletimiz, gerçek “cunta nedir, kimler vesayet heveslisidir” çok âlâ bilmektedir. Zira acı deneyimlerle bunu tekraren deneyim etmiştir.
“BU İFADEYİ KULLANANLARIN NİYETİ, GEÇMİŞİN VESAYET ZİHNİYETİNİ TEKRAR HORTLATMAKTIR”
Buna karşın legal idareye “cunta” demek; ya tarihi bilmemektir ya da bilerek ve isteyerek palavra söylemektir. Bu ifadeyi kullananların niyeti, geçmişin vesayet zihniyetini tekrar hortlatmak, millet iradesini kıymetsizleştirmek ve toplumumuzu kutuplaştırmaktır.
Milletimizin oyuna hürmet duymayan, sandıktan çıkan iradeyi küçümseyen anlayış, demokrasiyi savunamaz; olsa olsa kendi başarısızlığının gölgesinde konuşur. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Milletin iradesini yok sayan her türlü beyan ve teşebbüse karşı hukuk devreye girecek; milletin emanetine sahip çıkılacaktır.
DIŞİŞLERİ BAKANI
Hakan Fidan, paylaşımında şu tabirleri kullandı:
Artık haddini bil!
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, milletimizden aldığı dayanakla yıllardır Türkiye’ye hizmet etmiş, her türlü vesayete karşı savaşmıştır. Biz, milletimiz dışında kimseden buyruk almadık; halkımız dışında kimseden icazet istemedik.
Türkiye’yi maksat alan her türlü güç ve vesayet odağına karşı uğraş ettik.
Yıllarca millet iradesine karşı darbelerin gölgesinde siyaset izleyen bir geleneği temsil eden Özgür Özel’dir. Meşruiyeti sandık dışında arayan, siyaseti sokakta dizayn etmeye çalışan Özgür Özel’dir.
Haftalardır dış güçlerden medet uman, “terk edilmiş hissediyoruz” diyerek yabancı başkentlerden dayanak dilenen Özgür Özel’dir. Yolsuzlukla ilgili bir davadan kahramanlık kıssası çıkarmaya çalışan Özgür Özel’dir. Kendi şahsî hırslarını, komplo teorileriyle harmanlayıp siyaset kisvesi altında sunan bu zihniyeti reddediyoruz!
Biz, milletimize hizmet yolunda kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz.
TİCARET BAKANI
Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın paylaşımı şöyle:
Türkiye’de siyaset tarihinde ismi cunta ve darbecilerle yan yana anılan tek parti olan CHP’nin ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in yolsuzluk ve şaibelerle ilgili tartışmaları perdelemek ve gündemi değiştirmek için her gün öteki bir palavraya ve iftiraya sarıldıklarını üzülerek görüyoruz. Ömrünü milletine hizmet etmeye adamış olan ve 22 yıldır milletinin büyük bir takviyesi ile girdiği her seçimden zaferle ayrılmış olan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ve hükümetimizin ismini “cunta” ile yan yana anmak tek söz ile iftiradır.
CHP’ye Sayın Cumhurbaşkanımızın adını kirli siyasetlerine materyal etmeden evvel kendi tarihine bakmasını öneriyoruz. Ayrıyeten cuntacılarla mukadderat arkadaşlığı yapmış olan CHP’yi Türkiye’ye karanlık günleri yaşatan geçmişi ile hesaplaşmaya çağırıyoruz.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, şu tabirleri kullandı:
İlk kere direkt halk oyuyla seçilen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetimizi cunta olarak nitelemek, Türk Milletinin hür iradesine saygısızlıktır. Ana muhalefet partisi, Ulusal İrade hazımsızlığından kurtulamıyor.
Cuntacılık, 27 Mayıs’tan 12 Mart’a, 28 Şubat’tan 27 Nisan’a ulusal iradeye karşı darbelerin ve muhtıraların destekçisi demokrasi düşmanlarına yakışan bir unvan. Türkiye, hiçbir şeyin eskisi üzere olmayacağı yeni dünya sisteminin oyun kurucu güçlerinden bir olacak. Bu seyahati akamete uğratmak için içeriden-dışarıdan yapılan hiçbir atak muvaffakiyete ulaşamayacak.
SAĞLIK BAKANI
Paylaşımında Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, şöyle dedi:
Türkiye Cumhuriyeti’nin aziz milletinin ulu takdiriyle ve hür iradesiyle seçtiği Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı ve hükümetimizi maksat alarak “cunta yönetimi” ve “meşrutiyetini yitirmiştir” kelamlarını sarf eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in açıklamaları hiçbir suretle kabul edilemez.
Muhalefet etmek demokratik bir haktır; dirayetli ve prensipli bir siyasetle ülkemizin birliği ve beraberliğine helal gelmeden sorumluluk gerektiren bir hassasiyetle kullanılması temeldir. Elde etmeyi umdukları kelamda bir Pirus zaferi uğruna seçilmiş ulusal iradeyi keyfi bir halde yok sayan bir lisan kabul edilemez. Sayın Cumhurbaşkanımız, siyasi tarihimizdeki varlığını demokratik seçimler üzerine inşa etmiştir. Ezcümle, Özgür Özel’in sözleri gerçeklikten kopuk, çarpık bir niyet biçiminin eseridir.
ÇALIŞMA VE TOPLUMSAL GÜVENLİK BAKANI
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, şu tabirlerde bulundu:
CHP Genel Lideri Özgür Özel’in Sayın Cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize yönelik “cunta” tabirini kullanması en hafif tabiriyle milletin hür iradesine hakarettir. Aziz milletimizin iradesiyle, girdiği seçimleri kazanan Sayın Cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize lisan uzatan, meşruiyetini sorgulayan hadsizler evvel kendi tarihlerini, vesayetle kol kola yürüdükleri devirleri, demokrasiyi hiçe saydıkları uygulamaları hatırlasınlar. Hain darbe teşebbüsüne milletimizle birlikte dur diyen, vesayet odaklarının kirli planlarına karşı her daim milletin iradesinden diğer bir irade tanımıyorum diyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye Yüzyılı gayelerine ilerlemeye devam edeceğiz. Ulusal iradeye “cunta” diyenler evvel partilerinde yaşadıkları skandalları açıklasın!
AİLE VE TOPLUMSAL HİZMETLER BAKANI
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, şöyle dedi:
Cunta; 27 Mayıs sabahı radyodan millete karşı okunan bildiridir. Cunta; 12 Eylül sabahı, tankların gölgesinde susturulan halktır. Cunta; 28 Şubat’ta manşetlerle kurulan kirli nizamdır. Ve siz, daima o cunta nizamlarının gölgesine sığınanlardansınız! Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, yalnızca milletine güvenmiş, yalnızca milletine dayanmıştır. Vesayet odaklarıyla ve cuntalarla gayret ederek millet iradesini hakim kılmıştır. Cunta arıyorsanız, kendi tarihinize bakın! Bu millet, sizi de cunta sevdalılarınızı da çoktan aştı. Türkiye, sizin vesayet özlemlerinize dönmeyecek kadar büyük ve güçlüdür.
TARIM VE ORMAN BAKANI
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, şu sözleri sarf etti:
Cunta görmek isteyenlerin, demokrasiden uzak, hengame ve kaosun, siyasi çıkarların, iradesine ipotek konulan delegelerin yer aldığı kurultaylara bakması kafidir. Tarih boyunca darbelerle, cunta ve vesayet tertibiyle anılan bir partinin Genel Başkanı’na aynaya bakmasını tavsiye ediyoruz. Kendisinin ve yakın etrafının siyasi menfaat için hudut tanımaz davranışları ve yaptıkları sokak davetleri, demokratik tabandan uzaklaşmanın ve vesayet hasretlerinin apaçık göstergesidir.
Ülkemizin ilerleyişini kirli yollarla durdurmak isteyenler şunu âlâ bilmelidir ki, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, milletimizin itimadı ve takviyesiyle, tarımdan endüstriye, her alanda ülkemizi Türkiye Yüzyılı maksatlarına ulaştırmak için var gücümüzle çalışacağız.
MİLLİ EĞİTİM BAKANI
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, paylaşımında şu tabirleri kullandı:
CHP Genel Lideri’nin, milletin hür iradesiyle seçilmiş Cumhurbaşkanımıza ve legal hükümetimize yönelik “cunta yönetimi” iftirası, yalnızca siyasi nezaketsizlik değil; demokrasiye yönelmiş açık bir ataktır. Bu telaffuz, sandığı içselleştiremeyen, milletin kararını yok sayan eski vesayet zihniyetinin bugünkü izdüşümüdür. Bu millet 27 Mayıs’ı da 12 Eylül’ü de 28 Şubat’ı da 15 Temmuz’u da yaşadı.
O karanlık devirlerde darbecilerin önünde saf tutan, tankların gölgesinde siyaset yapanlar aşikardı. Bugün Cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize “cunta yönetimi” diyerek konuşanlar, dün cuntayla kol kola yürüyen zihniyetin devamıdır.
CHP, DARBELERLE GÜÇ DEVŞİRMİŞ BİR PARTİDİR””
Arşivler, CHP’nin darbelerle iç içe geçmiş siyasi sicilini bir bir ortaya koymaktadır. Bugün tıpkı CHP, bağımsız yargıyı gaye alarak yeni bir vesayet sistemi kurmanın peşindedir. Mahkeme kararlarını tanımayan, hakimi beğenmeyince adaleti çiğneyen bu anlayış, aslında milletin seçtiklerine değil; milletin kendisine düşmanlık etmektedir.
CHP, darbelerle güç devşirmiş, vesayetle iktidar aramış bir partidir. Bugün de o karanlık geçmişin alışkanlıklarıyla, halkın iktidarını itibarsızlaştırmaya çalışmaktadır. Fakat artık o bölümler geride kalmıştır. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, bu millet bir daha ne darbecileri affeder, ne de onlara selam duranları görmezden gelir. Bu topraklarda artık ne vesayet meblağ ne de iftira işler. Bu ülkede kelam de karar da gelecek de milletindir.
GENÇLİK VE SPOR BAKANI
Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ise şu sözlerde bulundu:
Siz o cuntacılık işlerini bizden güzel bilirsiniz. Milletin helal oylarıyla seçilmiş Cumhurbaşkanımıza ‘cuntacı’ demek, lakin sırtını vesayete dayayanların lisanıdır. Kişi kendinden bilir işi. Milletin iradesini yok sayanlar, bu millete hem özür hem de ahlaklı siyaset borçlular.
ENERJİ VE OLAĞAN KAYNAKLAR BAKANI
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, şöyle dedi:
Milletin sandıkta tekraren onayladığı, her periyotta darbe heveslilerine karşı gövdesini siper etmiş bir öndere “cunta başkanı” demek siyasi acziyetin açık bir dışa vurumudur. Cumhurbaşkanımız tanklara karşı milletiyle birlikte yürümüş, gecesini gündüzüne katarak ulusal iradeye sahip çıkmış bir başkandır. Siyasi rekabet, iftira ve çarpıtmalarla değil, milletin karşısına çıkıp ondan yetki istemekle olur. Cunta arayanlar dönüp 15 Temmuz gecesine, o gece kimlerin nerede durduğuna baksın.
